Haydarpaşa Garı

Haydarpaşa Garı, İstanbul'un Anadolu Yakası'nda, Kadıköy ilçesi Rasimpaşa Mahallesi'nde yer alan Kültür ve Turizm Bakanlığı'na ait ana tren istasyonu ve kültür merkezidir.

Günümüzde TCDD 1. Bölge Müdürlüğü'ne ev sahipliği yapan ve İstanbul-Haydarpaşa – Ankara demiryolu'nun başlangıç noktasında yer alan garın ilk binası, Osmanlı İmparatorluğu Nâfia Nezâreti tarafından inşa edilerek 22 Eylül 1872'de hizmete girmiştir. 

Zamanla artan trafik sebebiyle yetersiz kalan bu gar binasının yerine Alman mimarlar Otto von Kühlmann ve Hellmuth Cuno tarafından neoklasik Alman stili ile tasarlanan ve Chemins de Fer Ottomans d'Anatolie / Osmanlı Anadolu Demiryolları (CFOA) Şirketi tarafından inşa edilen mevcut gar binası ise 19 Ağustos 1908'de hizmete girmiştir.

TCDD tarafından elektrifikasyon altyapısıyla yenilenerek 29 Mayıs 1969'da tekrar hizmete giren istasyon, 1969 – 2013 yılları arasında B2 (Haydarpaşa – Gebze) Banliyö Treni'ne hizmet vermiş, Marmaray projesi kapsamında 19 Haziran 2013'te kapatılmıştır. İstasyona ait tüm tren hatları 24 Temmuz 2014'te Pendik Tren İstasyonu'na, 12 Mart 2019'da ise Söğütlüçeşme Tren İstasyonu ve Halkalı Tren İstasyonu'na devredilmiştir.

Ankara – İstanbul YHD ve Marmaray çalışmaları kapsamında garda gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları bittiğinde garın Yüksek Hızlı Trenlere hizmet vermesi planlanmaktadır.

Tarihçe

İlk inşaat süreci

Adını 16. yüzyılda vezirlik yapmış Hadım Haydar Paşa'dan aldığı tahmin edilen arazide yer alan Haydarpaşa Garı'nın ilk binası, Osmanlı İmparatorluğu Nâfia Nezâreti tarafından Osmanlı Anadolu Demiryolları için inşa edilerek 22 Eylül 1872'de hizmete girmiştir. 

Kırma çatılı iki katlı merkez bina ve iki ana kanat ile teras çatılı tek katlı iki yan kanattan oluşan bu bina, daha sonra yapılan kapsamlı eklemelerle teras çatılı üç katlı merkez bina ve iki katlı iki ana kanat ile kırma çatılı iki katlı iki yan kanattan oluşan bir görünüm kazanmıştır. 

Bu bina, 10 Temmuz 1894'te gerçekleşen depremde hasar görmüş ve Chemins de Fer Ottomans d'Anatolie / Osmanlı Anadolu Demiryolları (CFOA) Şirketi tarafından teras çatılı iki katlı merkez bina ve iki ana kanattan oluşacak şekilde yeniden inşa edilmiştir.

Mevcut garın inşaatı

CFOA Şirketi tarafından işletilen hatların genişlemesi ve Bağdat Demiryolu'nun inşasının başlaması üzerine artan trafik sebebiyle yetersiz kalmaya başlayan bu gar binasının yerine Alman mimarlar Otto von Kühlmann ve Hellmuth Cuno tarafından neoklasik Alman stili ile tasarlanan ve Chemins de Fer Ottomans d'Anatolie / Osmanlı Anadolu Demiryolları (CFOA) Şirketi tarafından inşa edilen mevcut gar binasının inşasına 30 Mayıs 1906'da başlanmıştır. 

Garın inşasında Türk ustalar Alman ustalar ve İtalyan taş ustaları birlikte çalışmıştır. Alman Neoklasik tarzında inşa edilmiş, her biri 21 metre uzunluğunda 1,100 adet su geçirmez ahşap kazıklar üzerine oturtulmuş ve bu kazıklar buharlı makinelerle zemine çakılmıştır. Taşıyıcı sistem ise çelik bir iskeletten oluşmaktadır. 

İnşaatta Lefke'den 2,500 metreküp Keuper kum taşı getirtilmiş, 13,000 metreküp beton 1,140 ton demir, 520 metreküp kereste, 19,000 metre sert ağaç ve 6,200 metreküp Çatı Kiremiti kullanılmıştır. Gar, II. Abdülhamid devrinde 19 Ağustos 1908'de hizmete girmiş, ancak resmî açılışı V. Mehmed'in doğum günü kutlamalarına istinaden 4 Kasım 1909'da yapılmıştır. 

Ayrıca gar ile birlikte bir Alman girişimcinin teşebbüsleriyle üzerinde anıt yer alan bir mendirek inşa edilmiş ve ticari malların yükleme ve boşaltma işlemleri için çeşitli tesisler yapılmıştır. I. Dünya Savaşı sırasında 1917'de gar deposunda bulunan mühimmatlara yapılan bir sabotaj sonucu çıkan yangınla binanın büyük bir bölümü hasar görmüş ve bina onarılarak günümüzdeki şeklini almıştır.

CFOA Şirketi, 1924'te ilk devlet demiryolu şirketi olan Chemins de fer d'Anatolie Baghdad / Anadolu-Bağdat Demiryolları (CFAB) Şirketi tarafından idare edilmeye başlanmış, 1927'de ise satın alınarak feshedilmiş ve şirketin işlettiği hatlar ve tren istasyonları Devlet Demiryolları ve Limanları İdaresi (DDYL)'nin denetimine girmiştir. DDYL ise 1929'da yerini -o sıralar adı Devlet Demiryolları Umum Müdürlüğü olan- TCDD'ye bırakmıştır. 

Restarasyon süreci

Ankara – İstanbul YHD ve Marmaray projesinin inşası kapsamında 19 Haziran 2013'te gardaki tren seferlerine ara verilmiş, 24 Temmuz 2014'te ise tren seferleri tamamen iptal edilmiştir. Garda gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları sırasında peronların altında Kalkedon Antik Kenti'ne ait tarihi kalıntılar bulunmuş ve yapılan incelemeler sonucunda bölgenin arkeopark hâline getirilmesine ve kalıntıların koruyucu kaplama ile kaplanarak yerinde sergilenmesine karar verilmiştir.

Ayrıca gar Yüksek Hızlı Trenlere hizmet verecek şekilde kullanılmasına da karar verilmiştir ve bu kapsamda restorasyon işleri ve ray serim çalışmaları gerçekleştirilmiştir. 

Trenler için 4 yol ve 3 peron ayrılan bu çalışmalar devam ederken, TCDD ile Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü arasında bir protokol imzalanmış, bu protokole göre ilgili demiryolları, peronlar ve barınma yolları TCDD bünyesinde kalırken, gar binası ile 500 dönümlük arazi, 29 yıl süreyle Kültür ve Turizm Bakanlığı'na devredilmiştir. 

Protokol, hem içeriği, hem bakanlığın da buraları kiraya verebileceği ya da devredebileceği bir yapıda olması nedeniyle KESK'e bağlı Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası ve Haydarpaşa Dayanışması tarafından eleştiri konusu olmuştu. 

Kültür ve Turizm Bakanlığı ise gar binasının alt katının TCDD tarafından kullanılmaya devam edeceğini; garın üst katlarında kütüphane ile sergi alanları oluşturulacağını ve beraberinde gar sahasında, Haydarpaşa semtini içine alan bölgede, çeşitli projeler uygulanacağını açıklamıştır.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İstanbul Tarihi

Silivri, İstanbul

BAKIRKÖY TARİHİ